Bu sayfayı yazdır
Çarşamba, 15 Nisan 2015 00:00

Asker ve Manevi Değerler (02 Nisan 2015)

Yazan
Öğeyi Oyla
(6 oy)

ORDULAR DİNDAR OLMALIDIR

(02 NİSAN 2015)

  1. ASKER DİNDAR OLMALIDIR

Meslekler arasında askerlik mesleğinden başka canı pahasına da olsa vazifenin yapılmasını isteyen başka meslek yoktur.  

Şehitliği bilip inanmayan, ölüm ötesini düşünmeyen, vatanı, devletinin maddi ve manevi değerlerini, dini ve milleti için feda edeceği canının karşılığında ebedi hayatı ve cenneti kazanacağına inanmayan insanlar savaştaki vazifesini yapmak için hayatını ortaya koyabilir mi?

İslâmî duyarlılığı olmayan, şehitliğin hükümlerini bilmeyen ve ahirete iman şuuru oluşmamış insanlara, seve seve canını feda edebilmesi için ne vaat edilebilir ki?

Ölümü göze alamayan insanların hayatını tehlikeye sokacak riskler karşısında maddi gücünü kat kat arttıracak manevi kuvvetten mahrum kalacağı şüphesizdir.

Yüklendiği sorumluluklar bakımından askerlik mesleğinin, mensuplarının dindar olması gereken mesleklerin başında geldiğini söyleyebiliriz.

Savaşın olağan dışı şartlarında vazifesini yerine getirmek için ihtiyaç duyduğu manevî güce sahip olabilmesi için, hangi dine mensup olursa olsun ülkelerin askerlerinin DİNDAR OLMASI gerekir.

2. GEÇMİŞ SAVAŞLARDA MANEVİ DEĞERLERİN ETKİSİ

Stratejik/Operatif veya taktik seviyedeki komutanlıklar, savaş halinde uygulayacağı muharebe şeklini tespit etmek için kendi kuvvetleri ile hasmının gücü arasında bir mukayese yapmak durumundadır. Komutanlar, Maddi olarak asker sayısı, teşkilâtı, ana muharebe araç ve silahlarını v.b. sayısal ve etkinlik bakımından nispi durumunu ortaya koyduktan sonra, tarafların moral gücünü de muhakemesine dâhil ederek karara ulaşırlar.

Bir komutanın taarruz kararına ulaşabilmesi için düşmanından en az bir misli üstün olması gerekmektedir.

Müslüman Türk Orduları kazandıkları savaşların hiç birinde sayısal olarak düşmanına üstünlük sağlayamamıştır. Onları manevi değerleri ve sahip oldukları İslâmî inançları düşmanına nazaran nispi üstünlüğe ve zafere ulaştırmıştır.

Selçuklu İmparatorluğu'nun kuruluşuna önayak olan 1040 yılındaki Dandanakan Savaşı, Türklere Anadolu'nun kapısını açan 1071 yılındaki Malazgirt Savaşı, Yeni Çağ'ın başlangıcı sayılan 1453 yılındaki İstanbul'un Fethi, İstanbul’un bu gün elimizde kalmasını sağlayan I. Dünya Savaşı'ndaki Çanakkale SavaşlarıOsmanlı İmparatorluğu'nun üzerine Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasını sağlayan Kurtuluş Savaşı, hep sayısal olarak birkaç misli fazla ordulara karşı kazanılan zaferlerdir.

Selçukluların Bizans’a karşı kazandığı Pasinler, Haçlılara karşı Harran, Miryakefalon Savaşları; Osmanlı Devletinin Haçlı Ordularına karşı Sırp Sındığı, I. Kosova,  Niğbolu, Varna, II. Kosova ve Mohaç zaferleri, sayısal üstünlük sağlanamadığı halde İslâmî değerlerin verdiği manevi güç ile kazanılmış zaferlerdir.

Diğer taraftan tarihimizde bir kara leke gibi duran Balkan Bozgunu ise tepeden tırnağa siyasete bulaşan zabitler elinde inançlarını askerlik görevleri ile birleştiremeyen ordumuzun başına gelmiştir.

3. TSK’DE DİN İŞLERİ

Ordumuz, mevcut profesyonel kadroları ile askeri eğitimin yanı sıra fikri ve fiziki kişisel gelişimi de sağlayarak sağlıklı nesillerin yetişmesine önemli katkıda bulunmaktadır. Dindar kuşakların yetişmesi için de benzer katkının olduğunu söylemek mümkün değildir.

Ordumuzun manevî durumunu tespit için; Ümmet şuuru ve İslâm Medeniyeti ile yoğrulmuş Osmanlı dönemi ile laik düşünceyi öne çıkaran ve batı medeniyetinin seviyesine çıkmayı hedefleyen Cumhuriyet döneminde din işlerine verilen önemin mukayese edilmesinde yarar bulunmaktadır.  

Türk Ordusunun dindarlık derecesini ölçmede; Ordu yönetim kadrolarının dini değerlere bakış açısı, kışla-ibadethane ilişkisi ve din eğitimi verebilecek ehliyetli kadroların durumu, bir mihenk taşı olarak kullanılabilir. Özellikle de Osmanlı Dönemi ile Cumhuriyet Döneminin bu kıstaslara göre mukayese edilmesi ve modern dünya ordularının uygulamalarının incelenmesi durumu bütün açıklığı ile ortaya koyabilecektir.

4. OSMANLI DÖNEMİNDE DİN İŞLERİ

     a. Yönetim kadrolarının Dini Duyarlığı[1]

Bir ucu Hint’e ve Çin’e, bir ucu Avustralya ve İspanya’ya uzanan Türk-İslam dünyasının bu genişlemesini sırf askeri üstünlüğe ve iktisadi bir gayeye bağlamak tarihi yanlış ve eksik anlamaktır. Bu genişlemede ve bu hayret verici muvaffakiyetlerde “Dinin Yayılması” idealinin birinci derecede rol oynadığı muhakkaktır.

Osmanlı Devletinin kuruluşunda, Osman Gazi’nin dehasıyla kayın pederi Şeyh Edebâlî’nin manevi desteği meczolmuştur.

Orhan Gazi, zamanında Hacı Bektaşi Veli’nin duasına mazhar olmuştur. Ocağın maddi tarafını bir padişah inşa etmişse, Hacı Bektaşi Veli de bu ocağa ruh vermiş, dinamizm aşılamıştır.

Fatih Sultan Mehmet’in fethinde Akşemseddin Hazretlerinin payı büyüktür.

Yıldırım’la, Emir sultan; Yavuz’la Molla Güranî ve diğerleri bu bütünlüğü hep sağlamışlar ve bu ruhu sürdürmüşlerdir

     b. Kışlalarda İbadethanelerin Durumu[2]

Osmanlı Ordusunda Yeniçeri Ocağının imamına “İmam-ı Hazreti Ağa” veya “Ocak İmamı” denirdi. Bu makama Ocak’tan yetişen, Orta Camii’ndeki müderristen ders alan, “Ağa Kapısı Camii”nin beş müezzininden en yetkilisi tayin edilirdi. Tayin edildiği “Orta”nın komutanı sayılırdı. Beş vakit namazda Yeniçeri Ağasına imamlık eder, sefere Yeniçeri Ağasıyla beraber katılırdı. Teşrifatta daima Yeniçeri Ağasının yanında yer alırdı.

Yeniçerilerde müezzinler, hafızlar da vardı. Bütün bunlar Yeniçeri Ocağının Camiinde yine Yeniçeri olan müderrislerden ders görürdü. Böylece hepsi Ocaktan yetiştirilmiş olurdu.

Tersane-i Amire Camiinde 1665–1693 yılları arasında vaiz, imam-hatip, ikinci imam, cüzhan, müezzin başı, müezzin ve ferraşlar olmak üzere toplam on beş kişi görev yapıyordu.

    c. Din Eğitimi verebilecek Ehliyetli kadroların Durumu[3]

Selçuklu ordusunda “Müzekkerler” vardı. Askere dini bilgiler verir nasihatte bulunurlar; harplere teşvik ederlerdi.

Osmanlı Ordusunda Yeniçeri Ocağının “İmam-ı Hazreti Ağa”sından başka bir de “Ordu Şeyhliği” vardı. Tanzimat’tan sonra kadroları lağvedilen Ordu Şeyhleri özellikle savaş zamanında askerin moralini yükseltmekle görevli idiler.

Yeniçeri teşkilatında tabur yerinde kullanılan “Orta”ların da birer imamı vardı. Tabur İmamları”nın vazifeleri askerlere dinî ahkâmı öğretmek, namaz kıldırmak, dini tören ve merasimleri tertip ve idare etmek, teçhiz ve tekfin işlerliyle meşgul olmaktı. İmam muharebelerde de taburundan ayrılmazdı.

III. Selim’in kurduğu Nizam-ı Cedit ordusunda uygulanmak üzere hazırlanan Levent Çiftliği Kanunnamesi’nde her bölüğe birer imam tayin edilmesi, askerlerin cemaatle namaz kılmaları ve “Birgivi Risalesi”ni[4] okumaları hükme bağlanmıştı.

Yeniçeri Ocağının II. Mahmut tarafından 1826 yılında kaldırılmasından sonra onun yerine kurulan “Asakir-i Mansure-i Muhammediyye” adlı teşkilatta; her saf (bölük) için bir mektep açılarak, buralarda her gün Kur’an-ı Kerim ve ilmihal dersleri okutulmaya başlanmıştı. Neferlerin beş vakit namazı cemaatle kılmaları için her safa (bölüğe) birer imam tayin edilmişti. Bu imamların kendilerini geliştirmeleri için ayrıca hafız-ı kütüb’den ders okumaları gerekliydi.

Bütün bu hizmetlerin yürütülmesine zabitlerin özellikle dikkat göstermeleri nizamnamede ayrıca belirtiliyordu.

Alaylarda “Alay Müftüsü”, taburlarda “Tabur imamları” bulunurdu.

Alay İmamları Din hizmetlerini yürütüp, ahlaki bilgiler verirdi. Cemaate namaz kıldırır, cenaze işleriyle ilgilenirdi. Özel üniformalı askeri memurlardı ve görev yaptıkları birliğin her türlü dini işlerinden sorumluydular. Protokolde yüzbaşıdan önce, kolağasından sonra gelen alay imamları terfi ederek “alay müftüsü” olurlardı. Alay müftülerinin protokoldeki yerleri “Alay Emini”nin altında ve kolağasının üstünde idi.

Bahriye teşkilatına ait harp gemilerinde de “ Gemi İmamları” görev yaparlardı. Harp gemilerinde namaz kıldırmak, askere dini ve ahlaki bilgiler vermek ve maneviyatlarını yükseltmekle görevliydiler. Alay imamları gibi ulemadan seçilen Gemi İmamları da cübbe giyer, sarık sararlar, kollarında sınıflarını gösteren sırma şeritler bulunurdu.

5. CUMHURİYET DÖNEMİNDE DİN İŞLERİ [5]

    a. Yönetim Kadrolarının Dini Duyarlığı:

Kurtuluş Savaşı sırasında, Ankara Müftüsü Mehmet Rıfat Efendi’nin fahri komutanlığında milli bir alay kurulmuş ve Hacı Atıf Efendi Müftülüğüne, Hacı Bayram Veli Cami hatibi Hafız Mehmet Efendi de imamlığa getirilmişti.

Cumhuriyet döneminin ilk Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak 26 Mart 1925 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığına gönderdiği bir yazı ile askerlerin okuyup anlayabilecekleri bir “Asker İlmihali” hazırlanması için yardım istemişti. Bunun üzerine Diyanet işleri Reisliği Hey’et-i Müşevere üyelerinden Ahmet Hamdi Akseki “Askere Din Dersleri” isimli bir kitap kaleme almış ve bu eserin günümüze kadar dört baskısı yapılmıştır.

1960 İhtilalından sonra, dini vecibelerini yerine getiren askerler ve dini simgeler, Türk Silahlı Kuvvetleri üst yönetimi tarafından dışlanmış, gerici ve irtica simgesi olarak tanınmış, 28 Şubat Süreci ile birlikte de inançlı insanlar Ordudan ihraç edilmiş, tesettürlü eşler ve aileler kışlalara, lojmanlara, askeri gazinolara ve orduevlerine alınmamıştır

    b.  Kışlalarda İbadethanelerin Durumu:

Cumhuriyetin başından itibaren mevcut olan ve bazı duyarlı kışla ve garnizon komutanları tarafından yapılan kışla mescit ve camileri halen muhafaza edilmektedir.

28 Şubat sürecine kadar duyarlı askeri personel tarafından kullanılabilen askeri kışlalardaki mescitler, süreç ile birlikte kullanılmaması için düzenlemelere hedef olmuştur.

Halen kışla mescitlerinde cemaatle namaz kılınması, namaz vakitleri dışında açık bulunmaları ve mesai içinde namaz kılınması yasaklanmış durumda bulunmaktadır.

    c. Din Eğitimi verebilecek Ehliyetli kadroların Durumu:

Cumhuriyet döneminin ilk Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak döneminde ordumuzda mevcut alay müftüleri ve tabur imamları görevlerini devam ettirildiler.

Atatürk'ten sonra Alay Müftülüğü ve Tabur İmamlığı kadroları lağvedilmiştir.1948’de zorunlu olarak Tabur İmamlığı tekrar ikame ettirilmiştir. Ama bu statüde istihdam için görevlendirilme yapılmamıştır.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Güney Kore’ye asker gönderme kararına istinaden Türkiye Tugay düzeyinde bir birlik ile bu oluşuma katılmıştır. 25 Eylül 1950 tarihinde İskenderun’dan yola çıkarılan ilk kafilede Alay Baş İmamı olarak bir din adamı görevlendirilmiştir.

İlahiyat Fakültesinin açıldığı ilk yıllar ordu hesabına okutulan öğrencilerin din işleri subayı olarak istihdamı düşünülmüş ise de görevlerine ilişkin bir teşkilat ve talimname olmadığı için bunlar idari faaliyetlerde görevlendirilmiştir.

Ordumuzun manevi eğitimi Genel Kurmay personel dairesi moral şubesi ile kara, deniz ve hava kuvvetlerinin moral şubeleri tarafından yürütülmesi amaçlanmıştır.

Orta dereceli okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri zorunlu hale gelince askeri lise ve astsubay hazırlama okulları için İlahiyat Fakültesinde tekrar ordu adına askeri öğrenci okutulmaya başlanmıştır. Mezun olan öğretmen subaylar din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak askeri okullarda görev almışlardır.

Kıbrıs’ta görev yapan birliklerimizde seferi kadro uygulandığı için Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlık Karargâhında bir muvazzaf ilahiyatçı öğretmen subay “Din İşleri Subayı” olarak görev yapmıştır.

Bu gün Türk Silahlı Kuvvetlerinin seferi kadrolarında tabur seviyesindeki birliklerde “Din İşleri Subayı” olarak bir kadro mevcut bulunmaktadır.

Barış şartlarında ise, orta dereceli askeri okullarda din ve kültür derslerini vermek üzere istihdam edilen 10 adet İlahiyat mezunu din işleri subayı dışında hiçbir komutanlık, kışla ve birlikte din görevlisi bulunmamaktadır.

6. DÜNYA ORDULARINDA DİN İŞLERİ

    a. Genel[6]

Bugün ABD ve gelişmiş Avrupa ülkelerinin silahlı kuvvetleri başta olmak üzere dünya ülkelerine mensup orduların büyük ekseriyetinde dini bir müesseseleşme ve din işleri subaylıkları mevcut bulunmaktadır.

Özellikle Batı’da acı ve felaketli tecrübelerden sonra sistemli ve sabırlı bir şekilde dine dönüş hareketi başlayınca ülkelerin kurumları, özellikle de ordu teşkilatlarında bu etki kendini göstermiştir.

ABD’de 18. Yüzyılın son çeyreğinden itibaren, Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde ise 19. Yüzyıldan itibaren orduda dini kurumsallaşma resmi olarak başlamıştır.

Doğu Avrupa ve Balkan ülkelerinin ordularında ise Varşova Paktının dağılmasını müteakip dini yapılanma başlamış olup hızlı bir şekilde kurumsallaşma süreci devam etmektedir.

Bugün gelişmiş dünya ülkeleri din işleri subaylıklarını; ordularını ahlaki ve manevi yönden daha da güçlendirmek için tercih etmektedirler.

Din işleri subaylarının ordu içinde hiyerarşik yükselmeleri de ülkelere göre farklılıklar göstermektedir. Örneğin; Fransa’da rütbe almazken, Avustralya’da yüzbaşılığa; İtalya, Belçika, Arjantin ve Avusturya gibi ülkelerde Generalliğe kadar yükselmektedirler. Hatta öyle ki ABD’de din işleri başkanlıkları Tümgeneral, Brezilya’da ise Korgeneral rütbesindedir.

Gelişmiş ülkelerin modern ordularında, diğer dini inanışlara mensup askerler için de, sayılarına uyacak şekilde bir askeri din müessesesi teşkil edilmektedir.

İngiltere Kraliyet Askeri Kuvvetlerindeki Katolik, Protestan ve Yahudilerden oluşan din subayları arasında Müslüman subaylarda bulunmaktadır.

Moderne dünya orduları için önemi her gün daha da artan “Din İşleri Subaylıkları” müessesesine sahip olmayan 21 ülke mevcuttur. Çin, Hindistan, Japonya, Tunus, Cezayir, Küba gibi Türkiye’de din işleri birimi bulunmayan ülkeler arasında zikredilmektedir.

    b. ABD ORDUSUNDA DİN İŞLERİ [7]

        (1) Tarihçesi:

13 koloni devletin teşkil ettiği Kıt’a Kongresi’nin 29 Haziran 1775 tarihindeki kararıyla orduda dini hizmet kanunî olarak başlamıştır.

20 Eylül 1776 tarihinden itibaren de alaylara, birliklere ve garnizonlara teşmil edilmiştir.

12 Nisan 1808 de Tugay Din İşleri Subaylığı ihdas edilmiştir.

Birinci Dünya Harbi başladığında ABD’nin muvazzaf ordusunda 74, Milli muhafız birliğinde 72 “Din İşleri Subayı” vazife görmüştür. Harp esnasında din hizmetleri görenlerin sayısı 2363’ e yükselmiştir.

1918 de kabul edilen bir kanunla her 1200 kişiye bir Din İşleri Subayı düşecek şekilde kadrolama yapılmıştır.

1920 de Ordu Din İşleri Başkanlığı ihdas edilmiştir. Din İşleri Subaylarına albaylığa kadar terfi hakkı tanınmıştır.

İkinci Dünya Harbinde ABD Ordusunda 8896 Din İşleri Subayı vazife almıştır.

1944 de Ordu Din İşleri Başkanının rütbesi tümgeneral olmuş üç kuvvetin Din İşleri Subayları bu başkanlığa bağlanmıştır.

11 Haziran 1948 de her üç kuvvet için ayrı ayrı Din İşleri Başkanlığı ihdas edilmiş ve zamanla her birinin müstakil teşkilatı tesis olunmuştur.

        (2) Günümüzde;

Bugün Amerikan askeri kuvvetlerinde din, hukuksal temele sahip bir şekilde kurumsallaşmıştır. Ordunun teşkilatı, çalışma sistemindeki hususiyeti ve hizmetin kutsiyeti göz önünde bulundurularak ‘‘Din İşleri Subaylığı” yetiştirme cihetine gidilmiştir. Halen Amerika Ordusunda teğmenden tümgenerale kadar muhtelif rütbe ve kademelerde vazife gören din işleri subayları vardır.

Savunma Bakanlığı bünyesinde dini işleri sevk ve idare etmek ve müşavirlik yapmak üzere tümgeneral rütbesinde bir papazın başkanlık ettiği “Din İşleri Başkanlığı” bulunmaktadır. Ayrıca Bakanlık bünyesinde “Silahlı Kuvvetler Din İşleri Subayları Kurulu” adı ile bir alt merci oluşturularak faaliyetlerin daha düzenli bir denetim altında yapılması ve gerektiğinde işbirliği sağlanması kolaylaştırılmıştır.  

Dini ve ahlaki problemlerde, Kuvvet Komutanlarına müşavir olarak hizmet etmek üzere Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerinde de dini işleri sevk ve idare ile vazifeli Savunma Bakanlığı Din İşleri Başkanlığına bağlı birer “Kuvvet Din İşleri Başkanlığı” bulunmaktadır.

Amerika Donanmasının her gemisinde en az bir Din İşleri Subayı bulunur. Gemilerde ibadet yeri de ayrılmış ve ona göre döşenmiştir.

Amerikan ordusu web sitesindeki giriş kısmı “Ülkenize hizmet ederken inancınıza da hizmet edin” cümlesiyle başlar ve “Amerikan Ordusu Din İşleri Teşkilatı Tanrıyı Askere, Askeri de Tanrıya yaklaştırır.”  İfadesi ile son bulur. K.K. Din İşleri Sb talimnamesinin (FM 16-5 The Chaplain ) 3. maddesinde “Ordu, dini esaslar üzerine kurulmuştur. Din İşleri Subayı, bu temeli sağlamlaştırmak suretiyle orduyu dini prensiplerin bir kal’ası yapar. Böylelikle askeri, morali sağlam, memleketine sadık olur.” İfadesi bulunmaktadır.

Yine aynı talimnamenin 109. maddesi de “Tanrıyı askere, Askeri de Tanrıya yaklaştırmak; muharebede garnizondakinden daha fazla gereklidir. Bir muharibi, Allah’ından başka hiç bir şey takviye edemez.” ifadesi savaşta dinin ve din işleri subayının önemini açık bir şekilde vurgulamak için kullanılmaktadır.

    c. FRANSA ORDUSUNDA DİN İŞLERİ [8]

Fransız Silahlı Kuvvetlerinde dini hizmetler “Maiyet Rahipleri” denen Din İşleri Subayları tarafından yerine getirilmektedir. Laisizmin beşiği olarak kabul edilen Fransa da 1905 yılında Devlet ve Kilise ayrılmış olmasına rağmen Silahlı Kuvvetlerde dini yapılanma ve faaliyet hep mevcut olmuştur. 

Fransız Kara kuvvetleri Teşkilatı’nın Ordu, Kolordu, Tümen kuruluş şemalarında ve hizmet müdürlüklerine bağlı olarak Din İşleri Subayları mevcuttur.

Fransız ordusundaki dini yapılanma; Katolik, Protestan ve Yahudilerden oluşmaktadır.

459 bin kişilik Fransız ordusunda 431 Din İşleri Subayı görev yapmaktadır. Bunların 283’ü Katolik, 91’i Protestan ve 45’i Yahudi’dir. 12’si ise Müslüman’dır.

Fransa ordusunda yaklaşık bin kişiye bir Din İşleri Subayı düşecek şekilde kadro oluşturulmuştur. Ordudaki dini eğilimin durumuna göre Din İşleri Subay istihdamı sağlanmaktadır.

Fransız ordusunda Müslüman sayısının 40 bine ulaştığından 2010 yılında Müslüman Din İşleri Subay sayısı 40 olmuştur.

 7. TSK’DA ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER

Türk Silahlı Kuvvetleri, Cumhuriyetin son 50 yıllık döneminde, tarihindeki başarılarının kaynağı olmasına rağmen, dini müesseselerden ve dini duyarlıktan mahrum bırakılmıştır. Modern dünyanın kendi ordularının bünyesinde hassasiyetle yer verdiği dini teşkilâtlanmayı da görmezden gelmiştir.

Bu yanlış tutum, Türk Silahlı Kuvvetlerini Milletin Ordusu olmaktan çıkarıp Devletin ordusu konumuna getirmiş, bu haliyle de dış düşmandan önce milletinin manevi yapısını tehdit olarak görmesine sebep olmuştur.

Bu saikle dini simge, değer ve uygulamaların bünyesine ulaşıp barınmaması için mevzuatında engeller oluşturmuştur.

Milletimize tekrar baş tacı olabilmesi için Ordumuzda iki ana konuda köklü zihniyet değişikliğine ihtiyaç bulunmaktadır.

Birincisi; Milletin oyları ile seçilip iş başına gelen Sivil İradenin emrine girmeyi, Devletin bütün kurumları gibi, bütün mensuplarının içine sindirmesi sağlanmalıdır.

İkincisi; Mensupları üzerindeki din karşıtı hiyerarşik baskılar kaldırılmalı, dini vecibelerin hür iradeler ile serbestçe yaşanması için imkânlar sunulmalıdır.

Ordumuzun profesyonel kadrolarının Milletimizin kalbinde tekrar taht kurması, itaat kültürü, sarsılmaz disiplini ve yüksek manevi değerleri ile dünyada huzur ve adaletin kalesi olması için ecdadından tevarüs eden kisvesine tekrar bürünmelidir. Milletine ve değerlerine yabancı bir medeniyetin değil milletinin mensup olduğu medeniyetin temsilcisi olmalıdır.

Bunun için;

  1. Silahlı Kuvvetler Mensupları üzerindeki, ibadetten uzaklaşmalarına sebep olan baskılar kaldırılmalı, camide ve cemaatte milletin arasında olma imkânı sağlanmalıdır.
  2. Kıyafet Yönetmeliğinde gerekli değişiklikler yapılarak, erkek mensupları sakal bırakabilmeli, bayanlar tesettürlü olabilmelidir.
  3. Barış kadrolarında Kara Kuvvetlerinde tabur seviyesinde, diğer kuvvetlerde dengi birliklerde din görevlileri yer almalıdır.
  4. Kışlalarda mescitler aktif hale getirilmeli, Silahlı Kuvvetlerde din görevlileri istihdam edilinceye kadar, Diyanet İşleri Başkanlığınca atanacak imamlar kışla mescitlerinde ve savaş gemilerinde görevlendirilmelidir. 02 Nisan 2015

Adnan Tanrıverdi

Emekli Tuğgeneral

ASSAM ve SADAT A.Ş.

Yönetim Kurulu ve

ASDER Onursal Bşk.

 

[1] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.87

[2] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.88

[3] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.88-89

[4] İmam Birgivi 16. Yüzyılda yaşamış, Balıkesir’in Kepsut Nahiyesi Bektaşlar Köyünde doğmuş, soyu İsfendiyaroğlu Beylerine dayanan Türk İslâm âlimidir.

[5] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.60-62

[6] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.82

[7] ABD Hava Kuvvetleri Komutanlığı Din İşleri Subayı Talimatnamesi (AFM 165-3)]

[8] A. Çelenk, Panel Tebliği, Adaleti Savunanlar Derneği Dergisi Sayı 8, Mart 2008, Eki- Asker ve Dini Değerler, s.85 

Okunma 6739 defa Son Düzenlenme Çarşamba, 02 Ekim 2019 17:22
Adnan TANRIVERDİ

Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi Kimdir? Türkçe (Türkiye) Arabic (اللغة العربية) English (United Kingdom) 

 

Adnan Tanrıverdi

Uşak Medresesinde tahsil görmüş, din görevlisi olarak görev yapmış, İstiklal Harbine katılmış, İstiklal madalyası ile taltif edilmiş Ali Osman Tanrıverdi’nin tek oğlu olarak 08 Kasım 1944 tarihinde Konya'nın Akşehir ilçesine bağlı Doğrugöz (Eski adı Eğrigöz) Köyünde doğdu.

İlkokul, ortaokul ve liseyi Akşehir'de bitirdi. Orta tahsilinden sonra 1962-1963 öğrenim yılında bir yıl ilkokul vekil öğretmenliği yaptı. 1963-1964 öğrenim yılında bir yıl İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Bölümünde öğrenim gördü. Öğrenim hayatı boyunca ortaokul çağlarından başlayarak kendi çiftliklerinin ekim, hasat, pazarlama işleri yanı sıra bir simit fırınında da kalfalık yaparak üretim ve ticaret faaliyetlerinde bulundu. Üniversite tahsili sırasında ise önce bir Gümrük Komisyoncusunda çalıştı, akabinde 1963 – 1964 yılında Üniversite tahsili sırasında Devlet Demiryolları Birinci İşletmesi Haydarpaşa 16. Tesisler Servisi Müfettişliğinde Müfettiş Vekilliği yaptı.

1964 yılında Kara Harp Okuluna girdi. 30 Ağustos 1966 yılında; Topçu Subayı olarak pekiyi derece ile Kara Harp Okulunu bitirdi. 1967 yılında Topçu ve Füze Okulu Subay Temel Kursunu ikincilikle bitirdi. Mart 1967 tarihinde Teğmenliğe naspedildi. Aynı yıl Füsun Hanım ile evlendi.

Sırasıyla;

  • 23’üncü Piyade Tugayı 8’inci Topçu Taburunda (İstanbul),
  • 10’uncu Piyade Tümeni Topçu Alayında (Tatvan),
  • 58’inci Topçu Er Eğitim Tugayı (Burdur) Karargâh Bölüğü ve 1’inci Topçu Taburunda Batarya Komutanlıkları görevlerinde bulundu.
  • 30 Ağustos 1970’te Üsteğmen, 30 Ağustos 1973’te Yüzbaşı rütbesine yükseltildi.
  • Topçu ve Füze Okulu Kurslar Alayı Yedek Subay Taburunda (Polatlı) Yedek Subay Bölük Komutanlığı,

görevlerinde bulundu.

1976 – 1978 yıllarında Kara Harp Akademisinde öğrenim görerek 1978 yılında Kurmay Subay statüsünü kazandı.

1980 yılında Silahlı Kuvvetler Akademisini bitirdi.

Kurmay Sb. olarak;

  • 1978 – 1980 yıllarında 2’nci Piyade Tümen Komutanlığında (Adapazarı) İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Kurmay Başkan Vekilliği;
  • 1980 – 1984 yıllarında Kara Harp Akademisi Öğretim Üyeliği;
  • 1984 – 1986 Genelkurmay Özel Harp Daire Başkanlığı Lojistik ve Harekât Şube Müdürlükleri, Kurmay Başkan Vekilliği görevlerinde bulundu.
  • 30 Ağustos 1980 tarihinde mümtazen terfi ettirilerek Binbaşılığa, 30 Ağustos 1984 tarihinde Yarbaylığa, 30 Ağustos 1987 tarihinde Albaylığa yükseltildi.
  • Akademi öncesi Özel Tekâmül Kursları, Fransızca Temel Kursu ve Gayri Nizami Harp Kursu gördü.
  • 1986 – 1988 yıllarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı,
  • 1988 – 1990 yıllarında Hakim olarak Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 1’inci ve 2’nci Dairelerinde Subay Üyelik ve 1’inci Daire Başkan Vekilliği görevlerinde bulundu.
  • 1990 yılında 8’inci Kolordu Topçu Alay Komutanlığı (Malazgirt) görevine atandı.

30 Ağustos 1992 tarihinde Tuğgeneralliğe yükseltildi ve General olarak;

  • 1992 – 1995 yılları arasında üç yıl 2’nci Zırhlı Tugay Komutanlığı (Kartal),
  • 1995 – 1996 yıllarında da Kara Kuvvetleri Sağlık Daire Başkanlığı görevlerinde bulunduktan sonra
  • 30 Ağustos 1996 yılında kadrosuzluktan emekliye sevk edildi.

Emekliye ayrıldıktan sonra;

  • 1997 – 1998 yılları arasında bir yıl süre ile fahri olarak, Üsküdar FM Radyosunun Genel Koordinatörlük görevini yürüttü.
  • 30 Mayıs 2004 tarihinde İhlâs Marmara Evleri Camii Yaptırma ve Yardım Derneği Yönetim Kurulunda yer aldı.
  • 28 Kasım 2004 – 22 Kasım 2009 tarihleri arasında Adaleti Savunanlar Derneği’nin (ASDER) Genel Başkanlığı görevini üstlendi.
  • 03 Mart 2011 – 01 Kasım 2021 yılları arasında Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyeliği görevi yaptı.

Yeni ASDER Yönetimi, kendisine ASDER Onursal Başkanlığı unvanını münasip görmüştür.

ASDER Onursal Başkanı olarak,

  • 28 Şubat 2012 tarihinde; Müslüman Ülke Silahlı kuvvetlerinin organizasyonu ve stratejik kullanımına danışmanlık, son kullanıcıdan eğitici seviyesine kadar özel konularda eğitim ve harp, silah ve araçlarının temini, bakım ve onarımı hizmetlerinde görev yapmak üzere SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim şirketini,
  • 24 Mayıs 2013 tarihinde İslam Ülkelerinin bir irade altında birleşmesinin teknik esaslarını inceleme ve İslam birliği temelinin atılması için uygun koşulları oluşturma hizmetleri için "ASSAM – Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneğini”
  • 19 Ocak 2013 tarihinde ASDER üyelerinin sportif faaliyetler yürütebilmesi için YUSDER – Yunus Uluslararası Doğa Sporları Derneği ve Deniz Sporları Kulübünü"

kurmuştur.

15 Ağustos 2016 tarihinde Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı ve 08 Ekim 2018 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurul Üyeliğine getirilmiştir.

Bu görevlerinden 09 Ocak 2020 tarihinde istifa ederek ayrılmıştır.

Halen;

  • ASDER Onursal Başkanlığı,
  • ASSAM Yönetim Kurulu Başkanlığı,
  • YUSDER Yönetim Kurulu Başkanlığı,
  • SADAT A.Ş. Ynt. Krl. Üyeliği,
  • İslâm Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Yüksek İstişare Kurulu Üyeliği
  • Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) Yüksek İstişare Kurulu Üyeliği,
  • Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (IMSU) Yüksek İstişare Kurulu Üyeliği

görevlerini aktif olarak yürütmektedir.

Evli ve iki çocuk, 5 torun ve ziyadesi 6 toruncuğa sahip olup Fransızca bilir.

 

  

     من هو العميد المتقاعد عدنان تانريفردي؟

ولد في قرية Doğrugöz (Eğrigöz سابقًا) في قضاء أكشهير في قونية في 8 نوفمبر 1944، وهو الابن الوحيد لعلي عثمان تانريفردي، الذي تلقى تعليمه في مدرسة أوشاك، وعمل موظفاً دينيًا، وشارك في حرب الاستقلال وحصل على وسام الاستقلال.

أتم دراسته الابتدائية والإعدادية والثانوية في أكشهير. بعد تعليمه الثانوي، شغل منصب مدرس بديل في المدرسة الابتدائية لمدة عام واحد في العام الدراسي 1962-1963. ودرس في جامعة إسطنبول، كلية العلوم، قسم علم الحيوان لمدة عام واحد في العام الدراسي 1963-1964. خلال حياته التعليمية، عمل كعامل في مخبز للخبز، بالإضافة إلى أعمال الزراعة والحصاد والتسويق في مزارعه الخاصة، وانخرط في أنشطة الإنتاج والتجارة بدءًا من سن المدرسة الثانوية. أثناء تعليمه الجامعي، عمل أولاً في كوسيط جمركي، ثم في عام 1963 - 1964، عمل كمفتش بالإنابة في الإدارة الحكومية الأولى للسكك الحديدية حيدر باشا رقم 16 خدمة تفتيش المرافق.

دخل الأكاديمية العسكرية البرية في عام 1964. تخرج من الأكاديمية العسكرية البرية برتبة ضابط مدفعية بدرجة عالية في 30 أغسطس 1966. أنهى الدورة الأساسية لضباط مدرسة المدفعية والصواريخ بالمركز الثاني في عام 1967. عيّن ملازماً في مارس/ آذار 1967. في نفس العام تزوج من السيدة فسون.

على التوالي شغل مناصب في؛

  • كتيبة المدفعية الثامنة بلواء المشاة الثالث والعشرون (إسطنبول)،
  • فرقة المشاة العاشرة فوج المدفعية (تطوان)،
  • قائد بطارية في سرية قيادة لواء التدريب الخاص بالمدفعية 58 (بوردور) وفي كتيبة المدفعية الأولى.
  • تمت ترقيته إلى رتبة ملازم أول في 30 أغسطس/ آب 1970، وفي 30 أغسطس/ آب 1973 إلى رتبة نقيب.
  • شغل منصب قائد سرية ضابط الاحتياط في (بولاطلي) بكتيبة ضباط الاحتياط في مدرسة المدفعية والصواريخ.

درس في الأكاديمية العسكرية البرية في 1976– 1978 وحصل على منصب ضابط أركان في عام 1978.

تخرج من أكاديمية القوات المسلحة عام 1980.

شغل كضابط أركان:

  • منصب مديرية فرع المخابرات ونائب رئيس الأركان في قيادة فرقة المشاة الثانية في (أدا بازاري) بين عامي 1978 و1980؛
  • في السنوات 1980-1984، كان عضوا في هيئة التدريس في أكاديمية الحرب البرية؛
  •  عمل رئيسا لفرع اللوجستيات والعمليات في قسم الحرب الخاصة في هيئة الأركان العامة ونائب رئيس الأركان في الفترة من 1984 حتى 1986.
  • تمت ترقيته إلى رتبة رائد في 30 أغسطس/ آب 1980، وإلى رتبة مقدم في 30 أغسطس/ آب 1984، وإلى رتبة عقيد في 30 أغسطس/ آب 1987.
  • حضر قبل الأكاديمية الدورات التطويرية الخاصة والدورة الأساسية للغة الفرنسية ودورة الحرب غير التقليدية.
  • شغل منصب رئاسة منظمة الدفاع المدني للجمهورية التركية لشمال قبرص في الفترة 1986-1988،
  • عمل كعضو ضابط في الغرف الأولى والثانية للمحكمة الإدارية العسكرية العليا ونائب رئيس الدائرة الأولى بين عامي 1988 و1990.
  • تم تعيينه في قيادة فوج مدفعية الفيلق الثامن في (مالاذكرد) في عام 1990.

تمت ترقيته إلى عميد في 30 أغسطس/ آب 1992، وشغل كجنرال مناصب؛

  • قيادة اللواء المدرع الثاني في (كارتال) لمدة ثلاث سنوات بين 1992 و1995،
  • شغل منصب رئيس دائرة صحة القوات البرية بين عامي 1995 و1996،
  • تم إحالته إلى التقاعد بسبب عدم وجود شاغر وظيفي في 30 أغسطس 1996.

شغل بعد التقاعد مناصب؛

  • المنسق العام لإذاعة أوسكودار أف أم لمدة عام واحد بين 1997- 1998 بصفة فخرية.
  • في 30 مايو/ أيار 2004، كان عضوا في مجلس إدارة جمعية إخلاص مرمرة لبناء المساجد والإغاثة.
  • شغل منصب الرئيس العام لجمعية المدافعين عن العدالة (أسدر) بين 28 نوفمبر/ تشرين الثاني 2004 و22 نوفمبر/ تشرين الثاني 2009.
  • شغل منصب عضو مجلس أمناء جامعة أوسكودار بين 3 مارس/ آذار 2011 و1 نوفمبر/ تشرين الثاني 2021.

اعتبرت إدارة أسدر الجديدة أنه من المناسب منحه لقب الرئيس الفخري لأسدر.

وكرئيس فخري لأسدر

  • في 28 فبراير 2012: شركة صادات للاستشارات الدفاعية الدولية والصناعة والإنشاءات والتجارة المساهمة لتقديم الاستشارات والتنظيم والاستخدام الاستراتيجي للقوات المسلحة للدول الإسلامية، والتدريب على قضايا خاصة من مستوى المستخدم النهائي إلى مستوى المدرب، وتوريد وصيانة وإصلاح الأسلحة والمركبات الحربية،
  •  "أصّام - جمعية مركز المدافعين عن العدالة للدراسات الاستراتيجية" لخدمات دراسة المبادئ الفنية لتوحيد الدول الإسلامية وتهيئة الظروف المناسبة لإرساء أسس الوحدة الإسلامية بتاريخ 24 مايو/ أيار 2013.
  • في 19 يناير 2013، تم إنشاء جمعية يوسدر - يونس الدولية للرياضات الطبيعية ونادي الرياضة البحرية من أجل قيام أعضاء أسدر بالأنشطة الرياضية"

أنشأ

تم تعيينه في منصب كبير مستشاري رئيس الجمهورية في 15 أغسطس/ آب 2016 وعضواً في اللجنة الرئاسية للأمن والسياسة الخارجية في 8 أكتوبر/ تشرين الأول 2018.

استقال من هذه المناصب في 09 يناير / كانون الثاني 2020.

حالياً:

  • الرئيس الفخري لأسدر،
  • رئيس مجلس إدارة أصّام،
  • رئيس مجلس إدارة يوسدر،
  • عضوية مجلس إدارة شركة صادات المساهمة،
  • عضو المجلس الاستشاري الأعلى لاتحاد المنظمات غير الحكومية في العالم الإسلامي (UNIW)
  • عضوية المجلس الاستشاري الأعلى للمنظمات التطوعية في تركيا (TGTV)،
  • عضو المجلس الاستشاري الأعلى لجمعية اتحاد العلماء المسلمين الدولي (IMSU)

ينفذ بنشاط مهامه في.

متزوج وله ولدان وخمسة أحفاد وأكثر من ستة من أولاد الأحفاد ويتحدث الفرنسية.

    

   

Who is Retired Brigadier General Adnan Tanrıverdi? 

He was born in the village of Doğrugöz (Formerly Eğrigöz) in the Akşehir district of Konya on November 8, 1944, as the only son of Ali Osman Tanrıverdi, who was educated in the Uşak Madrasa, served as a religious officer, participated in the War of Independence and was awarded the War of Independence Medal.

He finished primary, secondary and high school in Akşehir. After his secondary education, he worked as a primary school substitute teacher for one year in the 1962-1963 academic year. He studied at Istanbul University, Faculty of Science, Department of Zoology for a year in the 1963-1964 academic year. Throughout his education life, he worked in production and trade activities by working as a journeyman in a bakery as well as planting, harvest, marketing works of his own farms starting from secondary school age. During his university education, he first worked at a Customs Broker, and then in 1963-1964, he served as Deputy Inspector at the Haydarpaşa 16th Facilities Service Inspectorate of the State Railways Administration.

He started studying the Military Academy in 1964. On August 30, 1966; he graduated from the Military Academy with an excellent degree as an Artillery Officer. In 1967, he finished the Artillery and Missile School Officer Basic Training in secondHe was assigned as Second Lieutenant in March 1967. In the same year he married Mrs. Füsun.

Respectively he served in;

  • 23rd Infantry Brigade, 8th Artillery Battalion (Istanbul),
  • 10th Infantry Division Artillery Regiment (Tatvan),
  • Battery Commands in 58th Artillery Private Training Brigade (Burdur) Headquarters Company and 1st Artillery Battalion
  • On August 30, 1970, he was promoted to First Lieutenant, on August 30, 1973 he was promoted to the rank of Captain.
  • He served as the Reserve Officer Company Commandant in the Artillery and Missile School Trainings Regiment Reserve Officer Battalion (Polatlı)

He studied at the Military Academy between 1976– 1978 and gained the status of Staff Officer in 1978.

He graduated from the Armed Forces Academy in 1980.

As Staff Officer, he served as;

  • Intelligence Branch Directorate and Deputy Chief of Staff at the 2nd Infantry Division Command (Adapazarı) between 1978 and 1980;
  • Academic Member at the Turkish Military Academy between 1980 and 1984;
  • Deputy Chief of Staff at General Staff Special Warfare Department Logistics and Operations Branch Directorates between 1984 and 1986.
  • He was promoted to Major on August 30, 1980, to Lieutenant Colonel on August 30, 1984 and to Colonel on August 30, 1987 with outstanding service.
  • He attended Special Development Courses, Basic French Course and Unconventional Warfare Course before the academy.
  • He served in the Turkish Republic of Northern Cyprus Civil Defense Organization Presidency between 1986 and 1988,
  • As a Judge, Officer Membership in the 1st and 2nd Chambers of the Supreme Military Administrative Court and Deputy Head of the 1st Division between 1988 and 1990.
  • He was appointed to the 8th Corps Artillery Regiment Command (Malazgirt) in 1990.

He was promoted to Brigadier General on 30 August 1992 and as a General after serving as;

  • 2nd Armored Brigade Commandant (Kartal) for three years between 1992 and 1995,
  • Head of the Land Forces Health Department between 1995 and 1996,
  • He was retired on August 30, 1996 due to lack of staff.

After his retirement;

  • He worked as the General Coordinator of Üsküdar FM Radio voluntarily for a year between 1997-1998.
  • He took part in the Board of Directors of İhlâs Marmara Evleri Mosque Construction and Aid Association on May 30, 2004.
  • He served as the General President of the Association of Justice Defenders (ASDER) between November 28, 2004 - November 22, 2009.
  • He served as a Member of the Board of Trustees of Üsküdar University between March 03, 2011 and November 01, 2021.

The new ASDER Administrative staff deemed it appropriate that giving him the title of ASDER Honorary President.

As ASDER Honorary President, he established,

  • SADAT International Defense Consultancy Construction Industry and Trade Incorporated Company, on February 28, 2012, to provide consultancy to the organization and strategic use of the Armed Forces of Muslim Countries, to provide training on special subjects from the end user to the trainer level and to serve in the supply, procurement, maintenance and repair of weapons and vehicles,
  • ASSAM – Association of Justice Defenders Strategic Studies Center, on May 24, 2013, for services to examine the technical principles of the unification of Islamic Countries and to form the appropriate conditions for laying the foundation of Islamic Union,
  • YUSDER – Association of Yunus International Outdoor Sports and Sea Sports Club on January 19, 2013, for ASDER members to carry out sports activities

He was appointed as the Chief Advisor to the President on August 15, 2016 and as a Member of the Presidential Security and Foreign Policy Committee on October 08, 2018.

He resigned from these positions on January 09, 2020.

He still actively carries out his duties as;

  • ASDER Honorary President,
  • ASSAM Chairman of Board of Directors,
  • YUSDER Chairman of Board of Directors,
  • SADAT Inc. Member of Board of Directors,
  • Union of Non-Governmental Organizations of the Islamic World (UNIW) Member of the High Advisory Board,
  • Turkish Voluntary Organizations Foundation (TGTV) Member of the High Advisory Board,
  • International Union of Muslim Scholars (IUMS) Member of the High Advisory Board

He is married and has two children, five grandchildren and six great-grandchildren. He can speak French

www.adnantanriverdi.com
Yorum eklemek için giriş yapın