Cuma, 23 Aralık 2022 15:44

Türkiye-Afganistan İlişkileri Üzerine

Yazan
Öğeyi Oyla
(3 oy)

Afganistan, jeopolitik ve jeostratejik açıdan Asya’nın kalbi durumundadır. Kıtalar ve bölgeler arasında yer alan bir ülkedir. Huzuru, barışı ve refahı çevresinde; Orta Asya (Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan) Pakistan ve İran’da da huzur ve barış demektir. Afganistan, Orta Asya, Hint Okyanusu ve Ortadoğu’ya giriş-çıkış için bir kavşak noktada bulunmakta.Hala keşfedilmeyi bekleyen bakır, petrol, lityum, uranyum kaynakları olan muazzam bakir bir bölge.

Afganistan’ın emperyalizmin oltasına takılı bir balık olmadan, sınai, iktisadi ve içtimai açıdan gelişmesini sağlayabilmesi için ABD’yi bırakıp halkı arkasına alması, bütün kesimleri kucaklaması gerekmekte.

Taliban,1996-2001 yılları arasında Afganistan’da yönetimde idi. 2001’den sonra Amerikan işgali gerçekleşti ve Taliban’ı yönetimden uzaklaştırdı... 2019’a kadar devam eden bir işgal var ve buna karşı yürütülen antiemperyalist bir mücadele söz konusu iken Taliban tarafından hala bazı yanlışların yapılıyor olması geçmiş hatalardan ders çıkartılmadığı düşüncesini doğruyor.

2021’de ABD kuvvetleri ülkeden her ne kadar apar-topar çekildi gibi gözükse de Afganistan’ı terk etmedi sadece ordusunu çekti. İşgal şekil değiştirerek devam ediyor. Yerine siyasi güç olarak BAE’yi bıraktı. Ülkenin belli başlı kilit yerlerinde rol almakta. BAE’nin Afganistan’daki ana stratejisi Türk-Katar varlığını önleme üzerine kuruludur. Dolayısıyla BAE’lerinin varlığı Türk varlığını tehdit etmekte. Bu konuda inisiyatif alınmazsa  Afganistan’da ki Türk varlığı zarar görecek.

Taliban-ABD İlişkileri:

ABD, Taliban ile uzun süren müzakereler neticesinde Afganistan’dan çekildi. Çekilme belli şartlara dayalı oldu. ABD, Taliban’a “Ben ne istersem onu yapacaksın. Eğer sözümü dinlerseniz yardım ederim” dedi. Bu anlaşma neticesinde 1.7 milyar dolarlık mali destekte bulunurken öte yanda BM yardımlarını yöneterek Taliban’ı kontrol altında tutuyor.

Dolayısıyla rahatlıkla diyebiliriz ki ‘Taliban’ı, ABD iktidara getirdi.’

Şu bir gerçek ki, ABD’nin Afganistan’dan çekilmeye hiç mi hiç niyeti yok, varlığını BAE’leri üzerinden sürdürmekte. O kadar ki; ABD Kongresi, ABD hükümetinin Taliban ile olan ilişkisini halka açıklamasını istiyor. Lakin şimdilik bunu yapmıyor.

ABD’nin Afganistan’daki varlık sebebi Çin’dir. Çin’in 2049 vizyonunda Dünya hakimiyeti var. Bu hakimiyete giden yol, ekonomik, siyasi ve askerî gücünü batıya doğru yaymaktan geçiyor. Çin’in bu çabası ABD’yi Afganistan’da olmaya itiyor.

Afganistan hem Batı’ya hem de Ortadoğu ve Hint Okyanusuna geçiş güzergahında olması hasebiyle Çin’in jeoekonomik ve jeostratejik hinterlandında bulunmakta. ABD Asya’da gücünü kaybetmek istemiyor. Orta Asya’da Çin ve Rusya ile mücadele edebilmek için Afganistan’a ihtiyacı var. Nasıl ki Doğu Avrupa’da var olabilmek için Ukrayna’yı savaşa soktuysa, Asya’da var olabilmek için de Tayvan ve Afganistan’a ihtiyacı var.

Çin, Dünya’nın fabrikasıdır. Ürettiği malları Dünya pazarlarına sürebilmesi için en ideal güzergâh, batı komşularından, Afganistan üzerinden başlar, Afganistan – İran – Türkiye – AB’de biter. ABD Afganistan’da bulunarak Çin’in bu güzergahını daha başladığı yerde kesmek istiyor.

Son dönemde, Taliban - ABD görüşmeleri daha sık gerçekleşmekte. Görüşmeler Katar’da gerçekleşti. Taliban, ABD’ye bazı tavizler vererek yönetimde kalabileceği düşüncesinde. Oysa bu mümkün değildir. Emperyalizmin oltasına bir kez takıldın mı işin biter.

ABD’nin son 3 yılda bastığı $ miktarı korkunç seviyede; doların ilk basıldığı dönemden bugüne kadarkinden daha fazla. Doları karşılıksız basıp kâğıt kütleleri ile ülkeleri kendisine mahkûm ediyor. ABD’nin derdi Afganistan’da kalmaktır. Taliban’ın ki ise dünyaca tanınmak ve ekonomik sıkıntılardan kurtulmak. ABD, Taliban ile yaptığı görüşmelerde, kendisine ait iki üssün kalmasını istedi. Taliban ise ,çok ciddi ekonomik sıkıntılar ve Dünyaca tanınmak uğruna taviz vermek zorunda kaldı.

Taliban-Türkiye ilişkileri:

ABD, çekilirken Afganistan–Türkiye ilişkileri her alanda gelişecek şeklinde bir izlenim oluşmuştu. Hatta başkent havalimanının işletmesini ve korumasını Türkiye üslenecek idi. Lakin sonra başka bir vaziyet oluştu. Bunun sebebi; o dönem yapılan yanlış açıklamalardır. Bu açıklamalar “ABD, Türkiye’ye yeşil ışık yaktı.” şeklinde anlaşıldı. O dönem Katar-Türkiye-Afganistan arasında üçlü görüşme yapılırken bir anda BAE’leri vaziyete el koydu, havalimanı hizmetlerinin birçoğunu aldı. Bugün ülkedeki üç havalimanı BAE tarafından yönetilmekte. Bunun sebebi bazı hizmetleri bedavaya veriyor olmasıdır.

Afganistan ile Türkiye arasında ki ilişkiler tarihsel süreçte hep kardeşane olmuştur. Günümüzde ise yeniden canlandırılmalıdır. İlişkiler Türkiye-Azerbaycan-Katar-Malezya–Endonezya ekseninde geliştirilmelidir. Bu eksen bilahere Türk Devletler Topluluğu eksenine taşınmalıdır.

Taliban-Katar-Türkiye ilişkileri:

Bu arada Taliban, Katar’la ilişki kurmaya ,yakınlaşmaya çalışıyor bu çerçevede sık sık görüşmeler düzenleniyor. Fakat Taliban tam teslimiyet yerine işbirliği seviyesinde kalmaya dikkat ediyor.

Türkiye, Afganistan’ı ciddiye almalı ve ne pahasına olursa olsun orada olmalıdır. Taliban’ın, Türkiye Diyanet İşl. Başkanlığı ve Uluslararası İslam Alimleri Bakanlığı ile görüşmesi son derece önemlidir.

Türkiye, Afganistan konusunda geç kaldı. BAE’leri etkisini her geçen gün artırıyor olmasına rağmen Türkiye-Afganistan ilişkileri geliştirilebilir. Türkiye, Afganistan’ı kendisine yakınlaştıracak farklı usuller ve hamleler yapmalı. Bize yakın STK’lar ile Hükümetimiz yakın temas kurmalı. Afganistan’da Ak Parti’yi ve Sayın Cumhurbaşkanımızı ümmetin hadimi olarak gören müzahir yapılar var. Onlarla mutlaka temas kurulup ilişkiler geliştirilmelidir.

Türkiye’nin Azerbaycan örneğinde olduğu gibi Afganistan’a destek vermesi şart, fakat Afganistan’ında Azerbaycan gibi Türkiye’ye teslim olması gerekiyor. Aynı yaklaşımı sergilerse Türkiye bu desteği verir. Verirken de batılı güçler ve onların bölgedeki işbirlikçileri gibi bir menfaat de beklemez.

Öte yandan İslam İşbirliği teşkilatı bile Taliban yönetimini tanımamakta. Türkiye, bu konuda çaba sarf etmelidir.

Taliban-BAE’leri İlişkileri:

Yukarıda da belirttiğimiz gibi ABD, Afganistan’daki varlığını BAE’leri üzerinden sürdürmekte. Suriye’de terör örgütü PKK üzerinden alenen, Afganistan’da ise BAE’leri üzerinden örtülü bir şekilde varlığını sürdürmekte. BAE’leri ABD’nin Afganistan’daki ‘vekil devlet’ rolündedir.

İşin kötü tarafı Taliban, sadece BAE’lerinin istihbaratına güveniyor. BAE İstihbaratı ile çalışıyor. Türkiye’yi BAE üzerinden okuyor. Türkiye’nin IHH vasıtasıyla Afganistan’da İstihbarat yaptığını düşünüyor. Bu nedenle IHH birimlerinin bile Afganistan’a girişini  sınırlıyor, zorlaştırıyor. İHH’nın Afganistan temsilcisine 7 ay geçmesine rağmen vize vermiyor.

BAE, yaptığı kara propaganda ile, Türkiye’nin Suriye’deki DAEŞ militanlarını Taliban’a karşı kullanılmak üzere Afganistan’a sızdırdığını yayıyor. Afganistan’da ki Türkiye-Katar koalisyonunu her alanda önlemeye çalışıyor ve her iki ülkeyi de Afganistan’da istemiyor.

Ülkenin en önemli üç hava limanı BAE’leri tarafından yönetiliyor. Başkent Kabil Havaalanının BAE’lerine ait bir Güvenlik Şirketi tarafından kontrol ediliyor olması büyük bir problemdir. Maalesef Taliban hükümeti, BAE eliyle ABD’nin kucağına itildi. Türkiye-Katar etkinliğini, BAE bozdu. BAE bu rolü, çok sayıda hizmeti ücretsiz vermesi sayesinde kazandı. Ve daha birçok işi de bedava vermeyi taahhüt etti.

Taliban’ın uygulamaları:

Taliban iktidarında şerik (ortak) kabul etmiyor. Diğer hizipleri hükümet içerisinde istemiyor. Bütün kesimleri dışlıyor. Buda ülkede huzur ve barışın tesisini zorlaştırıyor. Taliban, bütün kesimleri kucaklayıcı olsa işler yoluna girecek...

Taliban’ın geniş halk kesimlerinde revaç ve karşılık bulması için Türkiye’de Ak Parti’nin son yirmi yılda uyguladığı her kesi ve her kesimi kucaklayıcı siyaseti tatbikle iç barışı sağlamalıdır. Aksi halde ,kırk yılı aşkın süredir yürütülen anti emperyalist mücadele anlamını yitirecek, ülke emperyalizmin oltasında bir balık olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır maazallah…

Taliban’ın en büyük problemi “bana zarar verirler mi acaba” endişesi ile farklı kesimleri kucaklamıyor ve güvenmiyor olmasıdır. Buda içeride güven ve istikrarı baltalarken dış dünyaya bozuk bir imaj olarak yansımakta.  

SON SÖZ

Türkiye’nin Taliban’la temasını kesmemesi lazım. BAE‘lilerin daha fazla inisiyatif kazanmaması için bütün kurum ve kuruluşlarımız ile (Diyanet, Dışişleri, diğer devlet kurumları, STK’lar ) etkisini artırmalı. Özellikle İslam ülkeleri ve Türk Devletler Topluluğu ile ilişkilerini geliştirmede öncü rol üslenmeliyiz. Türkiye, Taliban’la doğrudan görüşmeli, karşılıklı temsilcilikler açılmalıdır…

Vesselam!

23/12/2022

Okunma 465 defa Son Düzenlenme Pazartesi, 30 Ocak 2023 15:42