Müslüman dünyası birden fazla sorunla karşı karşıya, ancak bazı meseleler, örneğin Filistin – Gazze krizi ve Batılı ülkeler tarafından doğal kaynaklarının yabancı askeri işgali, birçok Müslüman ülke için varoluşsal zorluklar teşkil etmektedir. Gerçek şu ki, on yedinci yüzyılda Avrupa kolonizasyonuyla başlayan Batı egemenliği süreci, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra hız kazanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüyle birlikte, yirminci yüzyılın başlarında, Müslümanlar birliği ve dayanışmayı kaybetmiş ve onlara birçok iç farklılık ve anlaşmazlığa rağmen güvenlik ve emniyet şemsiyesi sağlayan siyasi merkezlerini yitirmiştir.
8. Uluslararası ASSAM İslam Birliği Modeli Kongresi
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Krizlerine Çözüm Arayışı – 2024 konusu icra edilecektir.
Yayına erişmek için;
02 Kasım 2024 Cumartesi
Kıbrıs’ın Jeopolitik Konumu: Kıbrıs, tarih boyunca Orta Doğuya açılmak isteyen devletler için, vazgeçilmez stratejik ve ticari bir üs olarak görülmüştür. Ada, etrafını saran bölgelere ‘bölgesel ve stratejik güç’ olma yolunda bir açılım sağlar.
Coğrafi konumu göz önüne alınarak, İskenderun Körfezi’ne doğru uzanan bir uçak gemisine benzetilen Ada, her dönem stratejik önem ve özelliğini korumuştur. Adayı elinde bulunduran güç, her zaman Türkiye’den Mısır’a, Lübnan’dan, İran’a kadar olan bölgeyi kontrol etmiştir.
Ortadoğu coğrafyasında en kanlı çatışmaların yaşandığı bölge olan Müslüman Filistin Toprakları maalesef ki Osmanlı Sultanı 2. Abdülhamid’ten sonra Siyonist yoğun istihbari ve derin stratejik hedeflere kurban gitmiş ve bu topraklarda Theodor Herzl’in Yahudi Devleti kurma fikri, kurnaz ve emperyalist İngilizlerin desteğiyle gerçekleştirilmiştir.
Güney Doğu Anadolu bölgesinde yapılan sismik araştırmalar ve sondajlardan sonra bölgenin yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin bir bölge olduğunun ortaya çıkması, Türkiye’yi ekonomik olarak büyük bir kazanım ve atılıma doğru yönlendirirken, yıllardır bölgede yaşanan terör olaylarının da farklı bir akış açısı ile değerlendirilmesine yol açtı. Bu da açgözlü emperyalist (yayılmacı) ülkelerin Türkiye’nin Doğusunda, Suriye’de ve Irak’ta niye planlı bir şekilde iç karışıklıklar yarattıkları sorusunun cevabına tekabül ediyor.
Covid-19 gündeme bomba gibi düşmüşken, dünya Covid-19 ile mücadeleye kenetlenmişken nereden çıktı bu Bernard Lewis’in dediğinizi duyar gibiyim. Belki de haklısınız. Ancak şu bir gerçek ki hayat devam ediyor ve Covid-19’un geleceğimizi esir almasına asla müsaade etmememiz gerekiyor.
Yurtta Sulh Cihanda Sulh aldatmacasıyla sınırlarına hapsedilen Türkiye’den hep bahsederiz. Komşularını düşman kabul eden ve sınırları içerisinde savunma hatlarını planlayan Türkiye’den bahsederiz. Hatta işin en komik olanı Baraj ve nehirleri taşırarak doğal engel oluşturma planlarını göz ardı etmeyelim.
Kudüs’e sahip çıkan 48 İslam ülkesinin dik duruşu ABD’yi Ortadoğu’da etkisizleştirdi, Filistin konusunda devre dışı bıraktı. Uluslararası alanda da destek bulamayan Trump yalnızlığa mahkum oldu.
ASSAM seminerleri çerçevesinde “Ortadoğu’daki İslam ülkeleri ve Sömürge Düzeni” konulu seminer 13 Nisan 2017 akşamı Kayseri Miraç Kültür Merkezi konferans salonunda gerçekleştirildi.
Sunumunu Endüstri Mühendisi Mehmet Atilla bey’in yaptığı konferans ilgiyle izlendi.