Aziz Milletimizin yüzyıllardır olayları ve olguları değerlendirmedeki Allah vergisi kabiliyeti, Müslüman Türk Milletinin “İrfan İmbiği”nde birikerek, zamanı ve sırası geldiğinde dertli gönüllere damlayan bir ilaç gibi, insan ruhunu teskin etmektedir.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye ve Irak’ın kuzeyine yönelik hava harekâtının hasılası(!) netleştikçe, Türkiye’nin Askeri ve Siyasal Hedeflerine başarıyla ulaştığını gösteriyor.
24 Şubat 2022’de Rus Ordusunun Ukrayna’ya girmesi ile başlayan Ukrayna-Rusya Savaşının üzerinden tam 8 ay geçti. Bu savaşın giderek dünyanın gündeminde hayatın olağan bir akışı gibi algılandığının farkında mıyız?
Bu bildiride, İslam Ülkelerinin Ortak Savunma Sanayi İşbirliğini oluşturulması kapsamında, bu ülkelerinin çoğunun yer aldığı ana coğrafya olarak, ‘’ASRİCA’’ ülkeleri nezdinde, harp silah ve araçlarının üretimi yanında, askerlik sanatının bir hizmet sektörü uygulaması olarak, ‘’Savunma Hizmet Endüstrisi’’ kavramı şeklinde ortaya konularak, bu faaliyetin her bir İslam ülkesinde giderek yaygınlaşmasını; devletlerin kontrolü altında, yasal bir zemine oturtularak, mevzuat içine alınmaları, ve bu şirketlere İslam Ülkeleri savunma sanayi işbirliği ortamını geliştirmede bir katalizör rolü yüklenmesi gerektiğine, yönelik çabalara değinilecektir.
ASSAM Bşk. Yrd. Ali Coşar'ın 2015 yılında yayınladığı ve bugüne ışık tutan değerlendirmesi yayınlanmıştır. 17 Ekim 2015 tarihinde ASSAM Bşk. Yrd. Ali Coşar tarafından kaleme alınan araştırma yazısısın Ppt sunum dosyası eklidir.
Rusya ile Ukrayna arasındaki kriz her geçen gün derinleşiyor. ASSAM Strateji ve Güvenlik Uzmanı Ali Coşar, Türkiye’nin diplomatik girişimlerini ve yaşanan gerilimi Pazartesi Sohbetleri’nde değerlendirdi. Putin’in Çin’i arkasına alarak güç gösterisi yaptığına işaret eden Coşar, Ukrayna’nın bir-iki ülke hariç Batı ve NATO’nun umurunda olmadığını söyledi.
“ORTA ASYA” tabiri, Asya'nın dünya okyanuslarından uzak, ASYA Kıtasının iç kesimini belirtmek için kullanılır. Bölgenin bu denizlere kapalı oluşu, başlıca ana özelliğidir. Orta Asya, aynı zamanda Türk halklarının anayurdudur.
Son yıllarda ortaya çıkan savaşların durdurulmasında birileri hemen araya girerek, sözde arabulucu rolüne soyunuyor ve tarafları bir masa etrafında oturtarak, çatışmaların sona ermesi veya ara verilmesi maksadıyla belli bir süreyi kapsayan veya belirsiz bir süre için ATEŞKES ilan ediliyor.
Ermenistan ordusu, 27 Eylül tarihinde başlattığı savaş kapsamında, cephede yenilgiye uğramaya başlayınca, 04.10.2020 sabah saatlerinde Azerbaycan'ın en büyük ikinci şehri Gence'ye füzeyle ve yasaklı misket bombasıyla sivillere saldırmıştı. Daha sonra, Azerbaycan'ın Hızı ve Abşeron bölgelerine 300 kilometre menzilli füzeler fırlattı. Esasen, bu gibi silahlar, Cenevre Protokolü ile yasaklanmış durumda.
• Sahil veya Sahil Kuşağı (Arapça ﺳﺎﺣل, sāḥil, yarı kurak Sahra sınır veya sahanlığında tropik ve alttropik otlaklar ve çalılıklardan oluşan savanalardır.
• Sahel, batıda Atlantik Okyanus’undan, doğuda Kızıldeniz’e kadar uzanan; şerit genişliği birkaç yüz kilometreden - bin kilometreye kadar değişen ve 3,053,200 kilometrekare alanı kaplayan 3862 km uzunluğundaki bir şerit halinde devam eder.
• Sahel; Afrika'nın Sahra Kuşağının Güneyinde kalan, Senegal'den başlayarak, Moritanya, Mali, Nijer, Çad, Sudan ve hatta kısmen Nijerya, Burkina Faso ve Eritre'yi de içine alan coğrafyayı tanımlayan isimdir.
Türk Milleti olarak, belki dünyanın diğer milletlerinden daha çok milliyetimizle övünmede ilk sıralardayız. Hamaseti seviyoruz. “Milli birlik ve beraberlik” deyimi, özellikle Cumhuriyetin ilk yılları ile 1980 Darbesinden sonra, günümüze kadar en çok kullanılan deyimler arasında yer aldı. Türk olmakla övünürüz, bir 'Türk Askeri' olmakla da gurur duyarız ve bunun için çok da haklı sebeplerimiz vardır öyle ki; dünyanın herhangi bir köşesindeki mazlum "Türkler yardım için geldi mi" diye bekler; başka bir deyimle Türk olmak "Allah'ın yardımına vesile" olmak demektir.
Ermenistan; 1992 Hocalı Katliamı ve devamındaki çatışmalarla, Rus Motorlu Piyade Birliklerinin de desteğini alarak, 600’ü aşkın Azerbaycan’lı soydaşlarımızı şehit etmiş ve Azerbaycan toprağı ‘Dağlık Karabağ’ı işgal etmişti. O tarihten beri Türkiye, Ermenistan hudutlarını her türlü ekonomik ilişkiye kapattığından, denize de çıkışı olmadığından büyük bir iktisadi bunalım yaşamaktadır.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz'de izlediği strateji, milli ve yerli değerlere sahip çıkan mevcut hükümetin olduğu kadar, kadim TÜRK devletinin de BEKA politikasıdır. Bu politika, İktidar değişse dahi zerre derecede bir taviz verilmeden sürdürülmek zorundadır. Çünkü bu jeopolitik sorun, devletimizin Anadolu’daki jeopolitik varoluşunun gereğidir.
GENEL DURUM:
Bilindiği üzere, Suriye sınırında Türkiye hava sahasını ihlal eden SU-24 tipi bir Rus savaş uçağı, Türk F-16’ları tarafından 24 Kasım 2015 saat 09:30’da düşürüldü.
Olaya verilen tepkiler, Rusya’nın bu olayda sarsılan itibarını kurtarmak için savaş ilanı kapsamında olmasa da, rövanş için Türkiye’ye ‘’iyi bir ders verilmesi’’ gerektiği yolunda bir takım sinsi planlar yapmakta olduğu intibaını veriyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavrını bilenler, resmi bir özür dilemenin asla olmayacağını tahmin ediyorlar.
Rus Devlet Başkanı Putin ve Başbakan Medvedev’in beyanları halen ekonomik yaptırımlara başlanması yönünde beliriyor. Türk- Rus ortak projelerinin yavaşlatılması, Türk işadamlarının ve diğer vatandaşlarının Rusya’ya girişinin zorlaştırılması, bazılarının pasaport vizelerinin iptal edilerek, ilk uçakla Türkiye’ye gönderilmesi; Türkiye menşeli ürünlerin siparişlerinin iptal edilmesi ve yola çıkmış mal girişlerinin dahi reddedilmesi, büyük bir karın ağrısının işaretleri.Nitekim, bunların çoğu hayata geçirildi.