Pazartesi, 27 Ekim 2014 00:00

IŞİD ve ABD gerçeği

Yazan
Öğeyi Oyla
(1 Oyla)

IŞİD bugüne kadar gelinen İslamsızlaştırma virüsünün yeni versiyonu. Bu virüs kıyamete kadar vasıf değiştirerek kendisini geliştirerek devam edecek. Bu virüsle başa çıkmanın en kolay yolu bağışıklık sistemimizi aktif tutmaktır. 

Ortadoğu İran-Irak savaşından sonra bir türlü durulmadı. Her an kaos (karışıklık) ve kan altında yoğruldu. Dünya’ya İslam’ı ve barışı getirmekle vazifeli mümin maalesef kardeşi ile savaşmaya başladı. Müslüman olarak milyonlarca seyircisi olan Dünya stadında ringe çıkmış horozlar gibi hissediyorum kendimi.
Biz kanlar içerisinde dövüşürken etrafta ki seyirciler mutlulukla tezahürat yapıyorlar. Toplanan hasılattan ise bize kalan sadece bir avuç darı. Büyük pasta onların. 
Birileri ortaya çıkıp yahu kardeşim yapmayın, kendinizi bu barbarlar için paralamayın dese de horozluk ya insan dilinden anlamıyor ki aklını başına toplasın.
İşin farkında olan birkaç kişi ise irtica yaftası ile bin bir zulme maruz kalınca her yer toz duman. Bugüne kadar “şeriat gelecek eller kesilecek” diyen kesim haklı çıkmadı. Kimsenin eli de kellesi de kesilmedi. Üstelik daha özgürlükçü bir şekilde günahlarına ve sefahate daldılar.
İçerisinde karıncayı bile ezmeyen bir yapı olan İslam hep kafa koparan bir din olarak kaldı elimizde. İşin en komik tarafı ise bu işin fikir babaları ise hep gayri Müslimler oldu.
Marifet horozları ringe getirmemektir. Getirdikten sonra yapmayın yazıktır demek gerçekçi olmuyor. Kavga başladıktan, horozlar kanlara boyandıktan sonra bir sonraki dövüşlerine daha dinç çıkmaları için büyük patronlar tarafından bir süreliğine kenara alınıyorlar hepsi o.
ABD şimdi yandaşları ile beraber Müslümanları ayırmaya sulh yapmaya gelmiş. Ne inandırıcı. Amaç meydanda takatsiz düşenleri soyunma odasına alarak yeni dövüşçüleri ringe çıkarmak. El altından yaptıkları silahlandırma girişimini şimdi insancıl söylemlerle yapıyorlar. 
Sonrada bak bunlar ne nankör insanlar deyip kavgalarına yine bir müddet karışmadan seyretmeyi tercih edecekler. Bu bir kısır döngü. Bilgisayar programı gibi Ortadoğu=İslam oda eşittir petrol ise İnsan=terörist o zaman petrole git.
İnsan hiç düşmanına kızar mı? Ringe çıkan boksörler birbirini eşek sudan gelinceye kadar dövüyor, maç bitince de; “teşekkür ederim beni iyi dövdün” diyerek güzelce sarılıyorlar birbirlerine. Boksörlerin hiç küstüğünü görmedim.
Ama insanın arkadaşı bir fiske vursa aman Allah’ım sen bana vurdun der yıllarca küs kalır. Şimdi “bu ne nane bu ne lahana turşusu” dediğinizi duyar gibiyim. Belki haklısınız. Ama maalesef bugün IŞİD denen terör örgütü ile yapılmak istenende bunlardan başka bir şey değil. Müslümanlar olarak çıkmışız ortaya kafirden medet bekler hale gelmişiz. O da bizi bir güzel birbirimize dövdürterek keyif çatıyor.
IŞİD’İ bahane ederek tüm grupları silahlandırıyor. Ve maalesef bizde bu durumu sadece seyretmekle kalıyoruz. Bu işin farkına varan bir grup insan ise ihale yolsuzluğu diye töhmet altında bırakılıyor. Hal bu ki hizmetleri, projeleri ortada olan bu insanlar velev ki bu yolsuzluğu yapsalar bile ülke ekonomisine verdikleri zarar on tane F-16’nın savaş tutarı değil. Atılan mermi ve mühimmatın tutarı bu söylemlerle kıyaslanmayacak kadar fazla.
IŞİD bugüne kadar gelinen İslamsızlaştırma virüsünün yeni versiyonu. Bu virüs kıyamete kadar vasıf değiştirerek kendisini geliştirerek devam edecek. Bu virüsle başa çıkmanın en kolay yolu bağışıklık sistemimizi aktif tutmaktır. Bir Müslüman kendi değerleri ile yaşamadığı zaman bağışıklık sistemini çökertmektedir. Buda sürekli kendini yenileyen virüsün başarıya ulaşması anlamına geliyor.
Eee… bilin bakalım bu işten kim zararlı çıkıyor. Kavga ederek kardeşinle karşı karşıya kalan sen mi? Yoksa kardeşini döverken milyonlarca liranı götüren organizatörler mi?
Ölülerden medet umulmaz diyenler Mustafa Kemal’in ölüsünden medet umdu. Peygamberin (sav) ashabına “radiyallahu anh” demeyenler kendilerine saygı duruşu yaptırdı. Sokakta namaz kılınmaz diyenler neredeyse yatak odalarını sokağa taşıdı.
Yıllardır;  “irtica hortladı, şeriat geldi.” Bağrışmaları ile ülkemiz ekonomik atılım yapamadı. Şimdi de yanı başımızda alabildiğine devam eden kan gölü ve kendi ırkının dükkanlarını yağmalayan ihanet çemberi içerisinde ekonomik istikrarı sağlamaya çalışan bir iktidarla yol almaya çalışıyoruz.
Son 10 yılda gelinen nokta cumhuriyetten sonra 60 yılda alınamadı. Biz hala gömleğimizle savaşır haldeyiz. Uyanın kardeşim daha ne kadar birbirimizi döveceğiz. Ben yoruldum, sen yoruldun. Bari gelecek nesil yorulmasın! Hiç olmazsa onlar dövülmesin..!

Okunma 4680 defa Son Düzenlenme Salı, 28 Ekim 2014 23:03
Yorum eklemek için giriş yapın