Establishment and Duties
Legislation Examination and Research Board for Muslim States Union Bodies
Reserch And Studies Office For Agricultural Cooperation Possibilities
Islamic Countries Internal Security Organization Examination and Research Board
Board of Examination and Research of Elements of National Power of World States Other Than Islamic Countries
List of Military Forces of Global Powers
Click here to access the list of Islamic countries
List of Military Forces of the Federative Regions Affiliated to the Confederation of Islamic Countries of ASRICA
"İslâm Fıkhına Göre Devlet, Hilafet ve Saltanatta Yönetim Usul ve Esaslarına Işık Tutan Hükümler" konulu ASSAM Seminerinde Prof. Dr. Mehmet ERDOĞAN "İslâm Fıkhına göre: Devletin insana tanıdığı temel hak ve özgürlükler" başlıklı tebliğinin 2 parçadan oluşan videosu aşağıda bulunmaktadır...
"İslâm Fıkhına Göre Devlet, Hilafet ve Saltanatta Yönetim Usul ve Esaslarına Işık Tutan Hükümler" konulu ASSAM Seminerinde Marmara Ünv. İlâhiyat Fak. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet ÖZEL tarafından sunulan "Devlet Başkanı Olarak Hz. Peygamber: Yönetim, Dış İlişkiler, Ordu" konulu tebliğin giriş bölümü aşağıdadır.
Ahmet Özel
Giriş. Resulullah’ın peygamberlik misyonu ferdî ve manevî hayatın olduğu kadar sosyal ve maddî hayatın da mükemmellik ölçüsünü ortaya koymayı, her iki alanda da insanlara kılavuzluk yapmayı kapsamaktadır. Müslümanlar inançları gereği Hz. Peygamber’in her iki alandaki kılavuzluk ve otoritesini kabul etmekle birlikte İslam dünyasında onu tanıma ve anlama konusunda genellikle yeni bir sosyal düzenin kurucusu olarak gösterdiği faaliyetlerden çok ferdî ve manevî hayata kılavuzluğuna alaka duyulmuş, hayatıyla ilgili literatür de daha çok bu istikamette gelişme göstermiştir. Esasen tarih boyunca müslüman toplumlarda sosyal hayatın Kur’an ve Sünnet’te belirlenen temel esaslar çerçevesinde şekillenmiş bulunması da insanların bu yönelişlerinde etkili olmuş, manevî olgunluk erdemli bir ferdî hayat kadar düzenli ve huzurlu bir sosyal hayat için de ulaşılması gereken bir amaç olarak görülmüştür. Batı dünyasında ise din ile hayatın maddî alanlarını birbirinden ayıran yaygın telakki çerçevesinde peygamberliğin yalnızca ferdî ve manevî hayata kılavuzluk şeklinde kabul edilmesi Hz. Peygamber’in sosyal misyonu ve tarihî rolünün kavranmasında karşılaşılan ciddî zorlukların başında gelmekte ve dolayısıyla Resulullah sosyal ve siyasal hayata fazla angaje olmuş görülmektedir. Bir diğer problem de Batı’nın yüzyıllar boyunca karşı karşıya kaldığı ve savaştığı rakip bir uygarlığın kurucusu olarak Hz. Peygamber hakkında Ortaçağ boyunca teşekkül eden önyargılardan ve menfi tasavvurdan hala kurtulamamış olunmasıdır. Ayrıca Resulullah’ın manevî yönünün beşerî faaliyetleriyle örtülü olması da bunda önemli rol oynamıştır.
The status of the defense industries of the countries is an indicator of their independence. The political and economic independence of the country, whose defense industry is not independent, cannot be mentioned.
It is a fact that the general attitude of the people in Turkey has been in favor of human rights and freedoms, but since the so-called libertarian Committee of Union and Progress, a coup-plotter totalitarian mentality has been influential in the state. The most determined democratic stance of the nation against that mentality was realized under the leadership of Prime Minister R. Tayyip Erdoğan.
The most obvious feature of those who support the coup-plotter mentality is summarized in the phrase “It is not about Gezi. Did not you understand?”, which they used during the Gezi Park protests. Let alone those who believe in them, the nation understood that strategy very well. Just as Gezi was a pretext, the method they tried on March 30, 2014, local elections was also a pretext that they could not make it.
In this article, the subject will be discussed with the explanations of the Islamic mystic-philosopher Attar of Nishapur of the twelfth and thirteenth century and the Western philosophers of our time, and some events in the history of democracy. As a result, some basic expectations from the Turkish Armed Forces, National Intelligence Organization, and the public will be expressed.
Turkey, which has had a say in the defense industry until now, has reached the level of competing in the same arena as countries such as the United States, Russia, England, Germany and France, and it is unthinkable that it will not be able to stand out from these countries and have a say in the defense industry by using its geographical position superiority. These countries in question meet 76% of the world defense industry. Turkey has to compete with about 200 countries for the remaining 24%.
ARTICLE 35 OF THE TAF
INTERNAL SERVICE LAW
IN THE NATIONAL DEFENSE COMMISSION OF THE TGNA
We can say that a consensus has been reached across the country with the government and its opposition regarding the amendment of Article 35 of the Turkish Armed Forces Internal Service Law No. 211.
This article was not only used as a basis for coups by the junta, but also became an encouraging factor in the formation of coup plotters.
In its current form, “The duty of the Armed Forces is to guard and protect the Turkish homeland and the Republic of Turkey, which has been appointed by the Constitution.” this article has caused our Armed Forces to turn to internal security rather than external security, to intervene in politics, to put political powers under tutelage and to act as regime guards.
After the attack on the World Trade Center on September 11, 2001, the rhetoric of US President George W. Bush in his speech, "Now, every nation must decide, either you are with us or with terrorists!..." had been on global televisions for days.